Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, “Merkez ülke olma koşullarından en önemlileri güçlü bir altyapı. Çok ciddi bir yatırım yaptık. Şimdi yavaş yavaş onun meyvelerini almaya başlıyoruz. Bakın biz yüzde yüz ithalata bağımlı bir ülke iken doğal gaz için söylüyorum. Bugün Türkiye doğal gaz ihraç eden bir ülke haline geldi.” dedi.
Bakan Bayraktar: “Enerjide merkez ülke olacağız”
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alplarsan Bayraktar Gabar dönüşü uçakça gazetecilerin sorularını yanıtladı. Bölgenin terörden temizlenmesiyle birlikte açılan petrol kuyularının sayısının 113’e, günlük petrol üretiminin ise 81 bin varile ulaştığını ifade eden Bakan Bayraktar yeni hedef sahasının Gabar çevresi olduğunu kaydetti ve ümit var olduklarını söyledi.
KARADENİZDE YENİ KEŞİF
Sakarya Gaz sahasında bulunan Göktepe-3 kuyusunda yapılan 75 milyon metreküplük yeni keşfin “mevcut rezerv” olduğu iddialarını da reddetti ve “Burası bambaşka bir lokasyon. Kuyular arasında 80 kilometre var. Apayrı bir yer. Dolayısıyla yeni bir rezerv, yeni bir keşif” ifadelerini kullandı.
SURİYE’YE DOĞALGAZ İHRACATI
Suriye’ye enerji ihracatı konusuna da değinen Bakan Bayraktar; Önümüzdeki aylarda Halep’e yaklaşık 500 megavatlık elektrik ihracının yapılacağını aynı zamanda çok kısa bir süre içerisinde de Kilis’ten Halep’e intikal edecek olan doğalgaz hattının tamamlanacağını belirtti.
Gabar petrol sahası dönüşü uçakta gazetecilerin sorularını yanıtlayan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar Türkiye’nin enerji bağımsızlığında geldiği noktayı paylaştı. Kamuoyunda yeni keşiflere yönelik yapılan itibarsızlaştırma çabalarına tepki gösterdi. Türkiye’nin artık doğalgaz ihraç eden bir ülke konumuna yükseldiği kaydeden Bakan Bayraktar terörsüz Türkiye hedefiyle birlikte enerjideki bağımsızlık arayışının yeni sondaj faaliyetleriyle birlikte daha da artacağını belirtti.
GABAR
Gabar, terörün bölgeden temizlenmesiyle birlikte artık daha aktif ve yoğun. Hala girilmedik yerler var. Şu anda Gabar’ın çevreresinde yeni hedef sahalarımız var. Burada hedefimiz günlük 81 bin varil’i 100 bine yükseltmek. Çok ümitvarız. Gabar‘la beraber Türkiye farklı bir noktaya ulaştı. 1994’ten günümüzse doğalgaz ve petrolde 50 bin varillerden 270 bin varilin üzerine çıkan bir üretimimiz var. Önemli bir aşamada ama ülkemizin ihtiyacı çok büyük. Yani ne kadar üretsek az, daha fazla üretmemiz lazım. İlk keşiften günümüze kadar Gabar’da 45 ayda 32,6 milyon varil üretim gerçekleştirdik.
YENİ DOĞALGAZ KEŞFİ
Abdulhamid Han, Göktepe-3’te büyük bir rezerv keşfetti. Sosyal medyada görüyorum. “Bu aslında mevcut rezervin arttırılmasıyla, güncellenmesiyle alakalı.” diye. Halbuki bambaşka bir lokasyon. Arada 80 kilometre var. Apayrı bir yer. Dolayısıyla yeni bir rezerv, yeni bir keşif. Ama bu Akdeniz’den vazgeçtiğimiz anlamına gelmiyor.
Doğu Akdeniz’de 11 tane derin deniz sondajı yaptık. Ama şu anda bütün gücümüzle Karadeniz’deki sahaları geliştirmeye gayret ediyoruz. Karadeniz’de ilk fazı bitirdik 9,5 milyon metreküple. Şimdi ikinci fazın çalışmaları devam ediyor. Çanakkale’deki 303 metre boyunda ve 57 metre enindeki yüzer üretim platformunu 29 Mayıs’ta boğazdan geçirip İkinci faz için Filyos’a göndereceğiz.
SURİYE
Suriye’ye dönüşün temel şartlarından bir tanesi hayatın normalleşmesi, en temel hizmetlerin kendilerine verilmesi. Güvenlik başta olmak üzere. İnsanların elektriğe erişiminin, temiz suya erişiminin olması lazım. Buradaki en temel sorunlardan bir tanesi enerji. Suriye’ye yönelik yaptırımlar var bir de. Cumhurbaşkanımızın da katkısıyla biliyorsunuz o konuda da bir ilerleme söz konusu. Biz ilk günden beri bu konuya ne kadar katkı yapabiliriz noktasından bakıyoruz. Elektrikte, şu anda Kuzey Suriye’ye ihraç ettiğimiz bir elektrik var. Bu ihracatı özel şirketler yapıyor. Şu anda o yaptırıma henüz tabi değiller. Ama biz tabii ki bu yapılan elektrik ihracatının miktarını artırmakla alakalı, özellikle Halep’e yaklaşık 500 megavatlık bir ihracatla alakalı teknik bir çalışmayı yürütüyoruz. Önümüzdeki aylarda bununla ilgili bir netice alacağız. Doğal gaz geliştirdiğimiz bir proje. Çünkü doğal gaz aslında elektrik amaçlı bizim Suriye’ye ihraç edeceğimiz bir ürün. Orada da çok kısa bir zaman içerisinde, inşallah bu yaz doğal gazı Türkiye üzerinden Kilis’ten Halep’e intikal ettirmiş olacağız. Birkaç hafta içerisinde gaz, Halep’e, Halep’ten de Humus’a kadar gelecek ve oradaki santralleri inşallah devreye alacağız. Hayatın normalleşmesine çok ciddi bir katkı yapacak açıkçası.
DOĞALGAZ İHRAÇ EDİYORUZ
Öyle bir yerdeyiz ki. Dünyanın petrol ve doğal gaz rezervlerinin yüzde 60’ı etrafımızda, dünyadaki çok önemli bir piyasa Avrupa yine burnumuzun dibinde. Dolayısıyla bunu göz ardı etmemek lazım. Ama tek başına bu coğrafyada yeterli değil. Bunu destekleyecek, onu güçlendirecek bir şeye ihtiyaç var. O da şu. Bizim çok güçlü bir enerji altyapısına sahip olmamız lazım. Yani bizim elektriği doğudan batıya, güneyden kuzeye taşıyabilmemiz lazım. Bizim doğalgazı aynı söylediğim şekilde taşıyabilmemiz ve iletebilmemiz lazım. 200 bin kilometrenin üzerinde doğal gaz hattı var Türkiye’de. Bunu 20 bin kilometrenin üzerinde yüksek basınçta çelik hatlarımız var. Yani Botaş’ın hatları. Dolayısıyla merkez ülke olma koşullarından en önemlileri güçlü bir altyapı. Çok ciddi bir yatırım yaptık. Şimdi yavaş yavaş onun meyvelerini almaya başlıyoruz. Bakın biz yüzde yüz ithalata bağımlı bir ülke iken doğal gaz için söylüyorum. Bugün Türkiye doğal gaz ihraç eden bir ülke haline geldi.
KUZEY KIBRIS’IN ENERJİ SORUNUNU ÇÖZECEĞİZ
Kıbrıs’a elektrik ve hatta doğal gaz götürmeyle alakalı ciddi bir hazırlığımız var. Yani bu bütün ada için aslında ihtiyaç olan bir şey. Biz elektriği Türkiye’den götürsek kuzeyle güney arasında bir enterkonneksiyon var, bağlantı var. Dolayısıyla kuzeyden güneye ihtiyaç olduğunda istedikleri zaman o elektriği götürebiliriz. Bu elektriği biz Türkiye’den sadece yenilenebilir enerjiden üreten santrallerden de sağlayabiliriz. Şu anda Kıbrıs’ın elektrik konusuyla alakalı çok çalışıyoruz. Farklı mobil santrallerimizin beş tanesini oraya gönderdik. 125 megavat. Şimdi iki tane daha göndereceğiz. Türkiye’yle iş birliğinin herkese faydası var. Ama malum siyasi saiklerle Güney Kıbrıs, Yunanistan, Avrupa Birliği bu konuda siyasi bir engel oluşturmaya çalışıyorlar.
NÜKLEER ENERJİ SANTRALLERİ
Nükleer tarafta Akkuyu’da çalışmalar devam ediyor. İkinci ve üçüncüyle alakalı bu sene içerisinde artık bunun bir adını koymak istiyoruz. İkinci ve üçüncü santralle ilgili Rusya’nın, Güney Kore’nin, Çin’in ilgisi var. Ama bunların yanı sıra görüştüğümüz ülkeler ve şirketler de var. Bunlardan bir tanesi Kanada mesela. Candu firması. Küçük modüler reaktörleri düşünüyoruz. Ben bunların Türkiye’nin ve aslında dünya içinde önemli bir gelecek olduğunu düşünüyorum. Gelecekte nükleeri daha yoğun bir şekilde göreceğiz. Orada da dikkatli hareket etmek lazım. Doğru teknolojiyi seçebilmek lazım. Bir de mümkünse orada işin sanayi tarafı da yani üretim tarafında da olabilmek, Türkiye’ye bu teknolojiyi kazandırabilmek lazım.
KAYNAK: Haber Merkezi
About the Author
